Çocukluğumdan..........

Bazen bir söz, bir manzara ya da küçük bir obje insana çocukluk günlerini hatırlatır.  Ben de bugünlerde epey geri, okul öncesi çocukluk günlerime kadar gittim.  O zamanlar da annem, babam ve ailedeki diğer yaşlılar kendi çocukluk anılarını anlatırlardı.  Gerçekten insan o eski günleri bazen özlüyor.  Gelişen teknoloji ile hayatımız çok kolaylaştı, şu anda yaptığım gibi bilgisayarda bir yazı yazıp bir anda birçok kişiye, hatta değişik ülkelerdeki kişilere ulaşma olanağı var.  Artık Dünya o kadar büyük gelmiyor insana, kocaman bir köy gibi. Bir yerde olan bir olayı anında tüm dünya öğrenebiliyor.

Oysa okul öncesi çocukluk yıllarımda otomobil bile çok seyrek geçerdi.  Araba sesinden çok yoldan geçen eskicinin, satıcıların seslerini duyardık.  Barış Manço'nun şarkısındaki gibi, domates, biber, patlıcan diye çınlardı sokaklar.  Bunlara yoğurtçular, bozacılar ve tahin pekmezciler de eklenirdi.  Tabi bozacılar kışın gece olunca sessizlikte booozaaa diye bağırarak dolaşırlardı.  Hele kar yağdığında o sesleri sıcak odamızda otururken dinlemek çok hoş gelirdi.  Tabi o satıcılar için pek keyifli olmuyordu gecenin o ayazında dolaşmak ama o zamanlar koşullar böyleydi!!!

Bir yandan elindeki çanını çalar, bir yandan da sattığı ürünü herkesin duyacağı şekilde haykırırdı.  Bütün bu satıcıların içinde en çok severek beklediğim tahin pekmezci olurdu.  Tabi hep o zamanlar çocukların görevi idi pencerede bekleyip istenen satıcı geçerken haber vermek.  Ancak o gün için annem tarafından istenmese de tahin-pekmezci geçerken özel olarak hatırlatırdım.  Olur da belki alınır diye.  Her gün yoğurt yenir, sebze meyve yenir ama her gün de tahin-pekmez yenmez ya , çocukluk işte ben yine de bir şansımı denerdim. Alınacağında kase ile kapıya inilir, önce tahin, sonra üzerine pekmezi koyulur ve yukarı çıkılırdı. Onu karıştırmak da en sevdiğim işti.  Kocaman kaseyi tam homojen karıştırmak için epey uğraşırdım.

Tabi zamanla sokak yoğurtçularının yerini bakkallardaki cam kaseler aldı.  Giderek her şey farklı ambalajlara girdi.  Tabi ki günümüzdeki yiyecekler çok daha sağlıklı ve hijyenik.  Uzun süre saklanabilen ürünler. Markete gidip sepete atıveriyoruz istediklerimizi.  Tahin pekmez de tabi kavanozlarda yerlerini aldılar.  Artık büyük kasede değil istediğin kadarını alıp karıştırıyorsun.  Geçenlerde televizyonda reklamları dönmeye başladı. Tahin pekmez aynı kavanozda...Artık karıştırmaya da gerek yok, açıyorsun yiyorsun! Ben de markete gittiğimde aradım, henüz gelmemişti.  Ama dün itibariyle bulup aldım.

Artık kase yok, karıştırmak yok, açıp yiyorsun.  Biraz nostaljik olmak güzel belki, ama dünya bu kadar hızlı dönerken kolay ürünler de insanı keyiflendiriyor.

Herkese güzel ve keyifli pazarlar...................